Mansur Yavaş: “İçişleri Bakanlığı olarak bu milletin huzurundan siz sorumlusunuz. Kalkıp böyle trollük yapamazsınız. Bu devir bitmeli”
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Çorum’da; “Gelirken Soylu’nun açıklamasını gördüm. ‘İktidarı değiştirmek istiyorlar, Erdoğan’ı değiştirmek istiyorlar, bunun için yaygara koparıyorlar.’ Seçime niye girilir, mevcut durumu değiştirmek için girilir.Darbe nedir?Ona en çok bağıran, çağıran ve hakaret eden odur.Zekeriya Öz’ü o dönemde övdü, “Bu parti gereksizdir, yapılmalı” dedi. Açıldığı dönemde kendisine kendisi kadar hakaret eden ve “Bu adamlar mutlaka Meclis’e girsin” diyen şahıs bir anda değişti ve bambaşka biri oldu. Kardeşim şu anda milletvekili adayısın, İçişleri Bakanlığı olarak bu milletin huzurundan sorumlusunuz, “Bu şekilde trollük yapamazsınız. Bu dönemin bitmesi gerekiyor” dedi.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, bugün Çorum’da miting düzenledi. Yavaş burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“BİR ELİN VERDİĞİNİ DİĞER EL ARTIK VERMİYOR”
“Geçmişte kapı kapı koliler dağıtılırdı ve Ankara Büyükşehir Belediyesi bir kamyona yardım dağıtım aracı yazardı, ramazan kolisi gibi evlere koli bırakılırdı. Her zamanki gibi bu insan onuruna yakışır bir şey değildi. geldik hızlı bir şekilde Başşehir Kart çıkardık.Dünyanın her yerinde geçerli.Ordan bakkala kadar aile çocuklarının ihtiyaçlarını karşılıyor.Neye ihtiyacı varsa aile bir elin verdiğini görmez, diğer el görür. Ankara’da yaşayan herkes çok yakında bu kartı kullanacak.Bitmedi.Şu anda destek alan aile bu ekonomik sıkıntılardan dolayı 200 bini aştı.Şu anda Çorum’da 200 binden fazla aile yaşıyor, daha fazla ailenin sosyal desteğe ihtiyacı var. Babaları da yardım alıyor onlar da yardım alıyor en azından biz onların çocuklarını kurtarırız zannettik.Şu anda 60 bin çocuk Ankara’da okuldan okula parasız taşınıyor. sadece ders çalışabilsinler diye. Küçük yaşta otobüse binen 16 bin çocuğun servis ücretini biz ödüyoruz. Kantinin bedeli olarak 15 bin küçük çocuğa günlük 15 lira harçlık olarak ceplerine atılıyor, diğer arkadaşları da üzülmesin diye kantine gidiyor.
Bitmedi. Kırtasiye fiyatları. Bitmedi, bayram harçlıkları, karne harçlıkları. Bitmedi. Sınava girecekler, KPSS veya başka bir sağlık sınavına girecekler ve param yok diye sınava girmesinler diye hepsinin sınav bedelini Ankara Büyükşehir ödüyor. Seçimden önce size en büyük projenizin ne olduğunu söylemiştim; Ankara halkını güçlendirmek için en büyük projemin bu olduğunu, hiçbir çocuğun yatağa aç girmediğini, hiçbir çocuğun eğitimden mahrum kalmadığını söyledim. devam ediyoruz. Neyse ki, ekonomik kaygılar her zaman çağımıza denk geldi. Geçen yıl ve bu yıl üçer aylık dönemler halinde 200 bin aileye üçer aylık doğal gaz fiyatlarını düzenli olarak yatırdık ve takviye alan aileye rastlamadık. Hükümet artık doğal gazı seçimden hemen önce veriyor. Kasım ve Aralık aylarında doğal gaz yardımı yapacaklarını söyledikleri, ancak yapamadıkları ortaya çıktı. Ama bunu seçim döneminde yaptılar. Ben diyorum ki; Bu ülkede kaç milyon aile 21 yıldır Aile Bakanlığı’na güveniyor. Onlara takviye yapmak hiç aklınıza geldi mi? Bu bir eleştiridir.
“İNSANLAR ET SATIN ALAMAZ”
İnsanlar et satın alamıyor. 100 gram etten 50 gram alabilirse alır. Onu da bir ay idare ediyor zaten. 18 aydır o kartlara her ay 200 bin aileye bir kilo et parası yatırıyorum, sadece et bozduruluyor. Henüz yeterli değil. Daha önce bir ton suyu 1.8 dolara yani 30 liraya sattılar. Şu anda 10 ton su dayanağı olan 200 bin aileye sadece 10 lira. Oradan da her ay ceplerinde 250-300 lira bulunduruyorlar. Bu bizim sosyal pekiştirme anlayışımızdır.
“1 KATİRİLYON 700 TRİLYON PARA BİZDEN KESİLDİ”
Sayın Başkan da bir söz söyledi; ‘Mansur Yavaş’ dedi, ’35 bin nüfuslu küçücük bir kasabada belediye başkanlığı yaptı. Bu kadar büyük bütçeyle belediye yönetemez’ dedi. Ne yaptığımı anlatayım; 5 katrilyon antik dönemin o dinazorları batırmasının parasını ödedim. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin adalet sözü maalesef zayıfladı. Metroyu benden önce yapamadıkları için Ulaştırma Bakanlığı’na devrettiler. Mustafa Tuna Bey ile yapılan sözleşme sayesinde Ulaştırma Bakanlığı metroyu devretti. ve bilet gelirinden para kesilerek sizden para tahsil edeceğiz denildi. 8 Nisan 2019’da görevi devraldım. 28 Nisan 2019’da Cumhurbaşkanlığı kararnamesi. Ulaştırma Bakanlığı’nın metrodan yaptığı kesintilerle belediyelerden bütçelerin yüzde 5’i kesilecek. Eski sitem yani maç oynanırken kural değişmeseydi 70 milyon ödemiş olacaktık. Şimdi ne ödediğimizi biliyor musunuz? Bizden 1 katrilyon 700 trilyon para kesildi. Ankara halkına daha az hizmet edelim diye. Çevre Bakanlığı’ndan hala 1 milyar liraya yakın borcumuz var.
“SIFIR TERÖRİZMLE 2002’DE HÜKÜMETİ ELİNİZE ALDINIZ. 21 YILDA BİTİREMEZSENİZ ANNESİNİZ”
Şimdi ne olduğuna bakıyoruz. Kendileri gibi düşünmeyenler teröristle işbirliği yapıyor. Abim Soylu değil miydi? 65 milyon seçmenin 35-40 milyonunu neden terörle işbirliği yapmakla suçluyorsunuz? 2002’de sıfır terörle hükümeti devirdiniz. 21 yıldır bitirmediysen, o zaman bu senin hatan. Bu tamamen senin suçun. Daha önce bir gazeteci şöyle yazmıştı: Heyet yine İmralı’ya gitti. İnkar ettiler. Ardından Akşener Bey; Birkaç hakem gitti. Bu hakimler bu hükümetten çok çektiler. Neden biliyor musun? Habur’da mahkeme kurulsun diye hakimler gönderiyor, PKK’lılar da dağdan infaz şartından yararlanmak için birkaç militan gönderiyor. Hakim sorar; “Haydi, ifadenizi alacağım.” Ne sebeple ifademi alacaksınız diyor. Pişman mısın?’ Hayır diyor, pişman değilim. ‘Hayır, hayır’ diyor, ‘pişmansın.’ Bunlar oldu. Şimdi de İmralı’ya hakim gönderdiler. Neden gittiğini düşünüyorsun? Bizi destekleyecek. Kimi suçluyorsun? ve dün Mardin Eski Belediye Başkanı Ahmet Türk bir açıklama yaptı. Heyet, hükümetin takviye ve yardım istemesi üzerine İmralı’ya gitti. O zaman benim kardeşim kim ve teröristlerle kim iş birliği yapıyor?
“BUNLAR BÖYLE MESAJLAR DEĞİL. BUNLAR MESAJLAR”
Diyor Demokratik Sol Parti Genel Başkanı, televizyondan soruyorlar; ‘Bunları nasıl imzaladı, başkan bu Hizbullahçıyı affetti’ diyor. Diyor; ‘Cumhurbaşkanının yetkisinde diyor, belki yarın Öcalan için kullanır’ diyor. Bunlar mesajlar. Bunlar öyle ağızdan ağza sözler değil. Ne Kandil’deki teröristlerin ne de Kandil’in uzantısı olan HDP’nin bir takım yöneticileri var. Sözleri kendi tabanlarına aykırıdır ve Türk milleti tarafından asla kabul edilmeyecektir. ve reddediyoruz. Onlar yüzünden bize saldırma.
“ADAM BİZE ‘GAYRİCİ’ DİYOR. KENDİ ÇOCUĞUNUN HOLLANDA’DA 35-40 MİLYAR TL SERVESİ OLDUĞU DESTEKLENİYOR. ÖNCE ONU GETİRİN”
Beyefendi bize ‘millî olmayan’ diyor. Kendi çocuğunun Hollanda’da 35-40 milyar liralık bir servete sahip olduğu iddia ediliyor. Önce onu getir. Bir başka bakan şu anda Turkcell’de 100 bin euro maaş alıyor. Kızı başka bir yerde 40 bin lira maaşla maaş alıyor. Ayrıca bir çocuk sitedeki iki yerden maaş alıyor. Bu genişleme çağında bir gazeteci, “Neden bilmiyorum, devletin seri katili” diye bağıran kişiyi motamot misyonlarına devam ettiriyor. TRT’de yönetim kurulu üyesidir. TRT için de üretiyor. Diğer gazetelerden 100 bin 100 bin maaş alıyor. Bu düzenin değişmesini istemedikleri için bu zencileri üzerimize atıyorlar. Bundan dolayı beceriksizlik ve torpido sona eriyor. Çılgın projelere para ayrılmayacak.
“İÇİŞLERİ BAKANLIĞI OLARAK BU MİLLETİN VARLIĞINDAN SİZ SORUMLUSUNUZ, BU ŞEKİLDE BAŞVURU VE ARABA TAŞIYAMAZSINIZ. BU ÇAĞIN BİTMESİ GEREKİR”
Gelirken Soylu’nun ifadesini gördüm. ‘Hükümeti değiştirmek istiyorlar, Erdoğan’ı değiştirmek istiyorlar, bunun için yaygara koparıyorlar.’ Neden seçime gidiyoruz? Seçime neden girilir? Akımı değiştirmek için girilir. Bu ne darbesi? Onunla ilgili bir sürü tez var, hatırlarsınız. Onun için en çok bağıran ve hakaret eden odur. Bir zamanlar Zekeriya Öz’ü öven, Milliyetçi Hareket Partisi için ‘bu parti gereksiz yere kapatılsın’ diyen, Tayyip Erdoğan’a çok hakaret eden, açılış döneminde ‘bu adamlar mutlaka meclise girsin’ diyen kişi bir anda değişti ve oldu. ona hakaret ederek farklı bir kişi. Meşgul. Kardeşim şu anda milletvekili adayısın, İçişleri Bakanlığı olarak bu milletin huzurundan sen sorumlusun, bu devlette ayağa kalkıp trollük yapamazsın. Bu kısım burada bitmeli. Yöneticiler insanlara saygılı olmak zorundadır.”
